‘Tüm yaşamını bir ağacın karşısında geçirebilirmişsin gibi geliyor, onu tüketmeden, anlamadan. Sadece ona bakarak… Bu ağaç hakkında eninde sonunda söyleyebileceğin tek şey bir ağaç olduğudur: kök, sonra gövde, sonra dallar sonra da yapraklar. Ağaçtan daha başka bir hakikat bekleyemezsin. Ağacın sana önerecek bir ahlakı, sana verecek bir mesajı yoktur. Onun gücü, görkemi, ömrü -bu eski eğretilemelerden hala kimi anlamlar çıkarmayı, biraz cesaret toplamayı umuyorsan eğer- bunlar huzur veren tarlalar, uyuyan sinsi sular, tek başlarına pek yükseklerde olmasa da kahramanca tırmanan küçük patikalar, güneşte salkımların olgunlaştığı güler yüzlü yamaçlar kadar abes görüntülerden, hoşluklardan başka bir şey değildir.işte bu yüzden ağaç senin gözünü kamaştırıyor, seni şaşırtıyor ya da dinlendiriyor; ağaç kabuğunun ve dallarının, yaprakların bu su götürmez, kuşkulanılmaz gerçekliği yüzünden. hiçbir zaman bir köpekle birlikte dolaşmaman da bu yüzden belki, çünkü köpek sana bakar, yalvarır, seninle konuşur. Minnetten yaşarmış gözleri, dayak yemiş köpek havaları, sevinçli köpek zıplayışları, ona o aşağılık evcil hayvan statüsünü vermen için seni durmadan zorlar. Bir köpek karşısında yansız kalamazsın, bir insan karşısında da öyle. oysa bir ağaçla hiçbir zaman diyaloğa girmezsin. Bir köpekle karşı karşıya yaşayamazsın. Köpek her an senden onu yaşatmanı, beslemeni, okşamanı, ona uygun bir insan olmanı, efendisi olmanı, onu anında yere yatıracak o köpek ismini gürleyen tanrı olmanı isteyecektir. Oysa ağaç senden bir şey istemez. Köpeklerin tanrısı, kedilerin tanrısı, insanların tanrısı olabilirsin. elinde biraz tasma, biraz ciğer, biraz servet olması bunun içi yeterlidir, ama asla bir ağacın efendisi olamayacaksın. Kendin bir ağaç olmak istemekten başka bir şey yapamayacaksın.’ George Perec
EKLENEN: Metnin yazarı George Perec, annesini toplama kampında babasını 2.Dünya savaşında kaybetmiştir. Savaştaki yıkımın, kökünden kesilen yaşamın, insanın hakimiyet güdüsünün iklimini solmuş. Yazı insanın yargı- yanlılığıyla ağacın nötr oluşunu karşılaştırmakta .
Uyuyan adam’ ında şu da geçer:”sabırlısın ama beklemiyorsun, özgürsün ama seçmiyorsun, müsaitsin ama hiçbir şey seni harekete geçirmiyor.hiç dinlemeden duyuyor, hiç bakmadan görüyorsun…”