Yapanın dilinden;
“Ama, sessiz bir film. Herkese kendi deneyimine dayanarak yorumlayabileceği bir hikaye anlatıyor. Hic bir dayatma yok sadece öneriler… Hayatımdaki en büyük acıyı bu filmle paylaşmak istedim. Acımasız olmaması için onu zerafetle örttüm. Ağır olmasın diye suya bıraktım. Bu filmi tüm kadınlara adadım.” Julie
Sanat gibi ‘anlamam, yapamam’ tepkimesi uyandırması olası bir kelimeyle üzerinden geçmek yerine üzerinde durulsun, işlensin, dile gelsin;
Acıyı görmek, dönüştürmek , diğerleriyle paylaşmakta duran iyileşme, dönüşüm, kendi olma cesareti…
Acıya kör-sağır kalmak yerine sahip çıkmak; altında ezilmek yerine onu ellerinle yoğurmak, ilhamla işlemek ve dönüşüme maya kılmak mümkün…
Hayatın yoğurduğu insanın, hayatı yoğurabilme irade ve kapasitesini gerçekleştirmesi,
Hayatı salt bir ‘başa gelen’ olmaktan çıkarıp kendi nefesinden üfledigi biricik hikayesine eviren çeviren…
‘külünden doğmak ‘
Acıya rağmen ve onunla resmeden,yazan,çizen, ağlatan gülümseten sen ben hepimiz’in hikayeleri…
Frida ,Kafka, Dostoyevski, Beetohoven, Gogh, Orwell ve isimsiz diğerleri gibi…
A.Topcu
15.5.2020